DUYULMAYAN HAYKIRIŞ
Ruhumdan bir parça sana tutundu ve bunu çok sevdi.
Şimdi aynı parça isyanın kollarında can verdi.
Acıdan merhamet dilenmenin yanlışlığı içerisinde kendisini terk etti
Benim benliğim senin kollarını merak etti.
Seni gördüğü ilk gün dilediği dileğin gerçekleşeceğini bilemezdi ki...
Kızmaktan bıkkın düşüyorum şimdi.
Yanılgılar içerisinde yüzüyorum
Hala beni anlıyor musun?
Sana ettiğim tüm vedalar akıtıyor kanımı
Bir nehir misali şimdi göz yaşlarım
Üstelik hiç acıması yok bu ızdırapların
Öpücüklerin şefkatini yitirdiği bu çağda,
Sevebilme cesaretini buldum senin kollarında.
Şimdi ateşlerin kederimi körüklemesine izin vereceğim
Duvarlara çarpıp yere düşüyor sesim
Kirli gürültülerin içinde boğuluyorum, sana ulaşmak için.
Tüm bunları söylemek isterdim,
Kim bilir kaç gece ağlayarak uyumuşsundur, yanında olabilmek isterdim
Ama bilirim ki senin bedeninden önce duvarların vardır,
Senin güzelliğinden önce dikenlerinle tanışılır.
Bilirim ki, sana duyduğum bu derin hasret yağmalar yüreğimi
Yokluğun hiçlik içinde çokluğu aramak gibi ve deşmek içimi yalnız başıma
Ben rüzgarlıyım, deli olduğum aydınlığı da kararttım
Yetişemiyorum ve yetemiyorum,
Kalbimin ağırlığını taşıyamıyorum,
Duygularımı yaşayamıyorum,
Yanına gelemiyorum
Kahrolduğum dizlerimin parçalanaşışından belli.
Boğulduğumu ifade edemiyorum çünkü sana dokunmuyor kelimelerim
Bu ufak bir kayboluş hikayesi
Bu sende varoluşumun simgesi
Kendimi inşa etme yolunda sevginle büyümeyi seçişimin belgesi
Görmüyorum sanma, senin beni tercih etmeyişini
Ama mutlu olmanı isterim, sesin kulaklarımda çınlamayacak olsa da
Ait olduğun yerde yaşaman gerekir,
Güzel yüzüne keder hiç yakışmayacağı için.
